T24 Haber Merkezi

Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Sulh Ceza Hâkimliği’nde verdiği ifadesinde, “Türkiye Belediyeler Birliği Başkanıyım, deprem bölgesinin başkanıyım, oraların yollarını, kanalizasyon ve su şebekesi işlerini yapmaya çalışıyoruz. Sayın savcı buraya sevk ederken aynı dosyadaki benzer mahiyetteki şahıslardan birisini adli kontrole sevk edip diğerini tutuklamaya sevk etmesi kabul edilebilir değil. Ben yüce Allah’ın huzurunda yemin ederim ki iddia edilen konuşma asla yapılmadı, böyle bir emare de yok. Madem ki 4 yıldır ödeme almadı neden icraya vermedi, çünkü ödemeleri rutin bir şekilde aldı. Burada psikolojisi bozulmuş ceza evinden çıkmak için iftira atan birisinin beyanlarıyla burada tutuklamaya sevk edildim” ifadelerini kullandı.

Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, savcılığın “görevi kötüye kullanma” suçlamasıyla tutuklama talebiyle sulh ceza mahkemesine sevk edilmişti ve mahkeme Karalar hakkında tutuklama kararı verdi.

“Ödemeleri düzenli alan birisinin neden böyle bir konuşmaya ihtiyacı olsun?”

Karalar’ın sulh ceza mahkemesine verdiği ifadesi şu şekilde:

“Ben bu konuda daha önce ifade verdim, o ifademi aynen tekrar ederim. Iftira atan Baki Nogay isimli şahısla asla böyle bir konuşmam olmadı olamaz. 12 yılda yüzlerce yükleniciyle çalıştık, hiçbirisiyle böyle konuşmalarımız olmadı. Diyor ki 2016’nın 5. ayında ihaleyi aldığını ve 2016’da şirketten ayrıldığını söylüyor, bizden önceki dönemlerde de belediyeyle çalışıyor, alacaklarımı tahsil etmek için görüşme yaptığını söylüyor, ihaleyi alıyor, 1.5 yıl ödemeleri düzenli alıyor. Ödemeleri düzenli alan birisinin neden böyle bir konuşmaya ihtiyacı olsun.”

“Görüşmenin 3 kişi arasında olduğunu söylüyor, hapishane şartlarında özgürlüğüne kavuşmak için iftira atıyor, yönlendirildiği insan Zeydan Karalar böyle bir talimat vermedi diyor, ödemelerde ekstra bir şey yok, önceden nasıl ödendiyse sonrasında da aynı şekilde ödenmeye devam ediyor. Biz bu davanın siyasi olduğunu düşünüyoruz, soruşturma Adana’da olmalıydı, bugün benzer bir dosya sizlere gönderildi adli kontrol ile serbest bırakıldı.”

“Allah’ın huzurunda yemin ederim ki iddia edilen konuşma asla yapılmadı”

“Türkiye Belediyeler Birliği Başkanıyım, deprem bölgesinin başkanıyım, oraların yollarını, kanalizasyon ve su şebekesi işlerini yapmaya çalışıyoruz. Sayın savcı buraya sevk ederken aynı dosyadaki benzer mahiyetteki şahıslardan birisini adli kontrole sevk edip diğerini tutuklamaya sevk etmesi kabul edilebilir değil. Ben yüce Allah’ın huzurunda yemin ederim ki iddia edilen konuşma asla yapılmadı, böyle bir emare de yok. Madem ki 4 yıldır ödeme almadı neden icraya vermedi, çünkü ödemeleri rutin bir şekilde aldı. Burada psikolojisi bozulmuş ceza evinden çıkmak için iftira atan birisinin beyanlarıyla burada tutuklamaya sevk edildim.”

“Talep her yönüyle sakat”

“Karartabileceğim bir delil yok ve ben şu an Seyhan’ın belediye başkanı değilim. Talep her yönüyle sakat, sağlığım tehlikede, doktorum dikkat etmem gerektiğini söyledi. Ülkeme hizmet etmem engellenmesin, Adana çok büyük bir yer ve depremde ciddi yararlar aldı. Yapacak çok işimiz var, ülkeme hizmet etmek istiyorum, üzerime atılı suçu kabul etmiyorum. Serbest bırakılmayı talep ediyorum.”