Berkin Elvan’ın anne ve babası hakim karşısında: ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ yargılaması
Berkin Elvan’ın Anne ve Babası Hakim Karşısında
İSTANBUL – Gezi direnişi esnasında İstanbul Okmeydanı’nda polis tarafından atılan gaz kapsülünün Berkin Elvan’ın başına isabet etmesi sonucu hayatını kaybetmesiyle ilgili dava süreci devam ediyor. 15 yaşındaki Berkin Elvan’ın annesi Gülsüm Elvan ve babası Sami Elvan, hakim karşısına çıktı.
İstanbul 43. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, Gülsüm ve Sami Elvan hazır bulundu. Mahkemede hakim ve savcının değiştiği görüldü.
Duruşma savcısı, mütalaa için dosyanın taraflarına tevdi edilmesini istedi.
Mahkeme, savcının mütalaa hazırlaması için son kez süre verdi.
Bir sonraki duruşma 14 Şubat saat 10:40’a ertelendi.
Olayın Geçmişi
Berkin Elvan’ın annesi ve babası, çocuklarının ölümü ile ilgili yaptıkları açıklamalar nedeniyle ‘cumhurbaşkanına hakaret’ suçlamasıyla karşı karşıya kalmıştı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yazılan iddianamede, Sami Elvan’ın 23 Eylül 2020’de, Gülsüm Elvan ve Sami Elvan’ın 29 Ocak 2021’de Çağlayan Adliyesi’nde yaptıkları konuşmalar gerekçe gösterilerek dava açılmıştı.
İddianamede yer alan konuşmalardan birinde Sami Elvan, dönemin başbakanının sözlerini hatırlatarak şunları ifade etmişti:
“Bizim asıl katilimizin dönemin başbakanı, şu dönemde cumhurbaşkanı olan kişidir. Biz bundan biliyoruz çünkü kendisi ‘Emri ben verdim, benim polisim destan yazdı’ demiştir. Ben mahkeme salonunda haykırdım, yine burada da söylüyorum. Hiç korkum yok. Yedi buçuk yıl oldu aşağı yukarı, yedi buçuk yıldır ben yaşayan bir ölüyüm ve benim gibi insanlar yaşayan ölü olmasın diye ben bu haykırışları yapmaya devam edeceğim. İsterlerse beni burada assınlar hiç umurumda bile değil ama şu gerçeği kimse inkar edemez: Benim çocuğumun katili dönemin başbakanı şimdi cumhurbaşkanı olan kişidir, söyleyeceklerim bu kadar.”
Gülsüm Elvan ise 29 Ocak 2021’deki konuşmasında şunları dile getirmişti:
“Evet, Yasin de küçüktü biz onun için de şey yaptık. Fakat Yasin’in katili, vuran kişi, ağırlaştırılmış yedi kere müebbet ve yanındaki üç kişiye de müebbet. Bizim çocuklarımızın katili halen yargılanmazken peki Recep Tayyip Erdoğan, konuşurken çocuğumu hatırlıyor musun? Ethem Sarısülük’ü hatırlıyor musun? Ali İsmail’i hatırlıyor musun? Ahmet Atakan’ı, hala soruşturması açılmamış hatırlıyor musun? Medeni’yi hatırlıyor musun? Mehmet’i mi hatırlıyorsun, Hasan Ferit’i mi? Onlarca kişinin gözünü çıkardın hatırlıyor musun? Bunları, beni nasıl meydanlarda yuhaladığını hatırlıyor musun? Tekrar söylüyorum, bu kadar aciz ki bir anneyi dahi meydanlarda yuhaladın. Ben unutmuyorum Recep Tayyip Erdoğan… Önce bunları hatırlayın ondan sonra konuşun. Ama ben her çıktığımda bunu hatırlatacağım ona. ‘Bunlar çocuk katili’ dediği zaman ben çocuğumu ona hatırlatırım. Benim çocuğum da çocuktu. Daha 14 yaşındaydı, vurduğunuzda 14 yaşındaydı. Çocuğum kendi başına bile banyo yapamazken ben ona yaptırıyordum. Terörist oldu. Sizden ala terörist mi var? Ben çocuğumu istiyorum Recep Tayyip Erdoğan, emir vererek benden aldığın gibi ver çocuğumu, ben çocuğumu istiyorum.”
Sami Elvan’ın aynı günkü konuşması iddianamede şu şekilde yer almıştı:
“Benim çocuğumun ölüm emrini veren Türkiye Cumhuriyeti’nin o dönemki başbakanı, ama şu an benim cumhurbaşkanım falan filan başbakanım falan filan değil, benim gözümde bir katil. Açık ve net konuşuyorum, altını kalın çizgilerle çizerek. Benim çocuğumun katili Recep Tayyip Erdoğan’dır. Çıkıp televizyonlarda kendisi bağırdı. Bağıra bağıra, haykıra haykıra bunu söyledi. ‘Emri ben verdim’ dedi. Benim çocuğumu vuran polis de bir tetikçidir. Ama ben sizin burada yargılanacağınızı göreceğim. Ben görmesem de görecekler, sizin peşinizi bırakmayacağım. İki elim yakanızda olacak bunu unutmayın. Yedi yıldır bana çektirdiğiniz acıyı umarım siz benden daha beter şekilde çekersiniz.”
Savcı, Gülsüm Elvan ve Sami Elvan’ın açıklamalarında yer alan ifadeleri ‘hakaret içerikli söylemler’ olarak değerlendirerek ceza talep etmişti.